16 Mayıs 2011 Pazartesi

KARADENİZ




Karadeniz(Lazca: Uça zoğa ), güneydoğu Avrupa ile Anadolu yarımadası arasında yeralan kuzeyinde Ukrayna, kuzeydoğusunda Rusya, doğuda Abhazya ve Gürcistan; güneyde Türkiye ve batıda Romanya ve Bulgaristanla çevrili, Atlantik Okyanusu'na Akdeniz, Ege Denizi ve Marmara Denizi aracılığıyla bağlanan bir iç denizdir. İstanbul boğazı vasıtasıyla Marmara, Kerç boğazı Azak Denizi'ne bağlanmaktdır.
Karadeniz, 8 bin 350 kilometre kıyı şeridine sahip, 461.000 km² alan kaplayan (Azak Denizi dahil, Marmara hariç), en geniş yeri doğudan batıya 1.175 km, en derin noktası 2.210 m olan, Marmara Denizi vasıtasıyla Ege Denizi’ne bağlanan, batıdan doğuya böbrek formunda bir denizdir. Karadeniz üzerinde bulunan önemli liman kentleri Köstence (kent nüfusu 401,613), Mangalia, Burgaz, Varna (kent nüfusu 357,752), Odessa, Sivastopol, Yalta, Kerç, Novorosiysk (kent nüfusu 281,400), Soçi, Suhumi, Poti, Batum, Trabzon, Samsun, Ordu (kent nüfusu 435,000),Giresun(Kent Nüfusu 100,000) ve Zonguldak'tır.

 Genel Özellikler Tuzluluk oranı %1,8 dolayındadır. M.Ö. 6'ıncı binyıla dek bir tatlı su gölü olan Karadeniz, bu tarihten sonra tuzlu bir denize dönüşmüştür. Amerikalı deniz jeologları William Ryan ve Walter Pitman Buz Çağı'nın ertesinde Akdeniz'in sularının 150 metre daha alçak olan Karadeniz'e boğaziçi setini yıkarak birden bire dolarak Karadeniz Tufanı adı verilen sel baskınına sebep olduğunu bu olayın Nuh Tufanı efsanesininde kaynağı olduğunu iddia etmiştir. Okyanusbilimci Robert Ballard'ın Sinop açıklarında yaptığı çalışmalarda bulunanlar bu tezi doğrulamışsa da çeşitli bilim adamları alternatif görüşler öne sürmüştür. Karadeniz sürekli bir su buharı ve ısı kaynağıdır, suları fazla donmaz. Karadeniz kıyılarının uzunluğu 1600 km civarındadır. Dağlar kıyıya paralel uzandığından fazla girintili çıkıntılı değildir.
Büyük beş ırmak Karadeniz'e dökülür: Dinyeper, Dinyester, Don Irmağı, Kuban Irmağı, bütün doğu ve orta Avrupa’yı kapsayan Tuna. Tuna tek başına her yıl 203 kilometre küp tatlı suyu Karadeniz’e taşır. Bu miktar Kuzey Denizi’ne akan bütün tatlı sulardan fazladır. Türkiye'den ise belli başlı dört ırmak Karadeniz'de sonlanır: Sakarya, Kızılırmak, Yeşilırmak ve Çoruh (sonuncusunun büyük bölümü Türkiye'de olmasına karşın Gürcistan'da Batum'dan denize dökülür). Bu denize dökülen Avrupa ve Asya akarsularıyla birlikte Karadeniz havzasının alanı denizin kendisinden 5 kat daha geniştir ve yaklaşık 2.2 milyon km2'dir. Alaettin bahçekapılı. Karadeniz ve Çevre tuzluluk oranı oldukça fazladır.
Karadeniz'in flora ve faunası evsel ve endüstriyel kirlenme nedeniyle her geçen gün fakirleşmektedir. Irmaklardan gelen organik madde miktarı deniz suyundaki bakterilerin normalde ayrışabileceğinden daha fazla olduğundan, bakteriler deniz suyunda normalde bulunan çözünmüş oksijen yerine deniz suyunun bir bileşeni olan sülfür iyonlarından oksijeni temin ederler. Bu işlemin sonucunda ortaya son derece zehirli hidrojen sülfür (H2S) gazı çıkar ve 200 metrenin altında yaşamı engeller. Karadeniz dünyanın en büyük hidrojen sülfür rezervidir. 150-200 metre arasında değişen derinliklerin altında yaşam yoktur. Suda oksijen bulunmaz ve H2S yüklüdür. Hidrojen Sülfür bulunduğu yerdeki tüm eko sistemi öldürür, sahil balıkçılığını yok eder ve eğer yüzeye çıkarsa gemilerin altını yarattığı kimyasal bileşimle siyah renge boyar. Özellikle Tuna Nehri tüm Orta ve Doğu Avrupa ile Balkanlar'ın endüstri ve evsel atık sularının boşaltıldığı bir yüzeysel su olup, doğal yaşam için ölümcül miktarda organik ve inorganik maddeyi Karadeniz'e getirmekte kirlilik oradan Boğazlar yoluyla da Marmara Denizi'ne taşınmaktadır. 1980'lerin ortasında bir geminin balast suyu ile Karadeniz'e gelen ve orijini Doğu Amerika kıyıları olan Mnemiopsis leiydi (Taraklı deniz anası) adlı canlı türünün doğal düşmanı olmadığı için Karadeniz'i istila etmiş, balık larvalarının temel besinleri olan zooplanktonları ve bizzat balık larvalarını yiyerek balık sayısında önemli oranda düşme yaşanmasına sebep olmuştur.
Samsun-Sarp Sınır Kapısı arasında 542 kilometrelik mesafede inşa edilen ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yatırımlarından birisi olarak gösterilen Karadeniz Sahil Yolu inşası sırasında sahil boyunca yapılan dolguların deniz canlılarına zarar verdiği çok sayıda bilim adamınca iddia edilmiş ve yolun yapımı bitmiş olmasına karşın, inşaası ve sonuçları kamuoyunda hararetli tartışmalara sebep olmuştur.
 Doğal yaşam et çeşitliliği açısından zengin olmayan denizde açık sularda, yunus ve domuz balığı kolonilerinin yanısıra arasında kıyılara dek vuran palamut ve hamsi sürülerine rastlanmaktadır. Bununla birlikte ekolojik sorunlar yüzünden günümüzde uskumru balığı kaybolmuş, palamut ve lüfer miktarı azalmış hamsi ise soyunu korumuştur. Çünkü o sadece Karadeniz'özgüdür. Pisi, dere pisisi, kalkan balıklarının ve çaça azalmış, kofana, torik, çinekop cinsleri tükenmiştir. Dünyanın en lezzetli balığı hamsinin stoğu, boyu ve ağırlığı azalmış, havyarı için avlanan ve nehir ağızlarında yaşayan Mersin balığının, kirlilik ve aşırı avlanma sonucu nesli tükenmiştir.







ÇİN DENİZİ





Çin Denizi, Asya'nın güneydoğu kıyıları ile Büyük Okyanus'un batı kesiminde yer alan adalar arasındadır. Çin kıyıları boyunca ku­zeyden güneye doğru uzanan üç bölümden oluşur:
1.Sarı Deniz veya Kuzey Çin Denizi
2.Doğu Çin Denizi
3.Güney Çin Denizi
Sarı Deniz adını, rüzgârla­rın ya da Kuzey Çin'den gelen ırmakların taşıdığı sarı renkli ince toz taneleri ve çamurlarla sarıya dönüşen suyunun renginden al­mıştır.
Güney Çin Denizi'nin kuzeybatı ve batı­sında Asya kıtası, güneyinde Borneo ve Ma-lakka Yarımadası, doğusunda ve kuzeydoğu­sunda Filipinler ve Tayvan vardır. Ortalama derinliği 1.140 metreyi bulur.
Çin Denizi'nin sularının sığ ve çamurlu olmasına karşın, Japon, Çinli ve Koreli balık­çılar için oldukça zengin bir avlanma bölge­sidir.
Çin'in engebeli kıyıları boyunca uzanan koylar gemiler için elverişli limanlar oluştu­rur. Şanghay Doğu Çin Denizi'nin, Kanton ve Hong Kong da Güney Çin Denizi'nin başlıca limanlarıdır. Güneydeki limanlar ile Tayvan, Filipinler ve Doğu Hint Adaları arasında yüzyıllardan beri süren yoğun bir ticaret ilişkisi vardır. Çin, Tayvan, Japonya ve Kore' de balıkçılık önemli bir sanayi koludur. Balık­çıların kullandığı küçük yelkenliler hantal görünüşlerine karşın denizcilik için çok elve­rişli teknelerdir. Çin Denizi'nde en çok bulu­nan deniz hayvanları sardalye, uskumru, orki­nos (tonbalığı) ve karidestir.





Çin Denizi önemli deniz yollarının kesişti­ği bir bölgedir. Doğu Çin Denizi ise, Güney Çin Denizi, Japonya ve Büyük Okyanus'un kuzeyi arasında başlıca ulaşım yoludur. Geç­mişte korsan gemileri denizciler için büyük bir tehlike oluşturuyordu. Günümüzde ise şiddetli kasırgalar yalnızca gemilere zarar vermekle kalmayıp su baskınlarına neden olarak köyleri yıkıma uğratmaktadır

KARAYİP DENİZİ




Karayip Denizi, Antil Denizi olarak da bilinir, Atlas Okyanusu'nun alt havzası. Batı Yarıküre'de, Ekvator çizgisinin kuzeyinde yer alır. Güney Amerika'nın kuzey, Orta Amerika'nın doğu kıyıları ile Meksika kıyılarının bir bölümü boyunca uzanır. Karayip Denizi, kapladığı yaklaşık 2,640,000 km²'lik alan ile dünyanın en geniş tuzlu su denizlerinden biridir.
Güneyinde Venezuela, Kolombiya ve Panama kıyıları; batısında Kosta Rika, Nikaragua, Honduras, Guatemala, Belize ve Meksika'nın Yucatán Yarımadası; kuzeyinde Büyük Antiller (Küba, Hispaniola, Jamaika ve Porto Riko adaları), doğusunda Küçük Antiller zinciri (kuzeydoğudaki Virgin Adalarından, Güneydoğuda, Venezuela açıklarındaki Trinidad'a kadar uzanan yay) bulunur. Yucatán Boğazı ile kuzeyindeki Meksika Körfezine bağlanır. Bilinen en derin yeri (7,685 m) Küba ile Jamaika arasındaki Cayman Çukurudur (Bartlett Derinliği). Karayip kıyıları birçok koy ve körfeze sahiptir; Honduras Körfezi, Venezuela Körfezi, Gonâve Körfezi ve Darien Körfezi bunlardan en önemlileridir.





 Karayip Denizinin jeolojik yaşı kesin olarak bilinmemektedir. Paleozoyik (Birinci) Zamanda (yaklaşık 570 milyon ile 225 milyon yıl önce) Orta Amerika Denizinin bir parçası olarak Akdeniz ile bağlantılı olduğu, Atlas Okyanusunun oluşumu sırasında Akdeniz'den ayrıldığı sanılmaktadır.
Karayip Denizi, birbirinden denizaltı sırtları ve yükseltileri ile ayrılmış, oval biçimli beş sualtı havzasına bölünmüştür. Bunlar Yucatán, Cayman, Kolombiya, Venezuela ve Grenada havzalarıdır. Yüzeyaltı suyu Karayip Denizine iki eşikten girer. Anegada Boğazı, Virgin Adaları ile Küçük Antiller arasında, Rüzgarüstü Boğazı ise Küba ile Hispaniola arasında yer alır. Anegada Boğazının eşik derinliği 1,950-2,350 m, Rüzgarüstü Boğazınınki ise 1,600-1,625 m arasındadır.
 İklimKarayip Denizi kıyılarında ve Antil adalarında, genellikle tropikal iklim hüküm sürerse de dağların yüksekliğine, su akıntılarına ve alize rüzgarlarına bağlı olarak iklim önemli yerel farklılıklar gösterir. Yıllık yağış ortalaması Dominika'nın kimi bölümlerinde 8,890 mm'ye kadar yükselirken, Venezuela açıklarındaki Bonaire Adasında 250 mm'ye kadar düşer. Karayip Denizinin kuzey kesimlerinde ve Meksika Körfezinde, saatteki hızı 120 km'yi aşan mevsimlik kasırgalar sık görülür. 1963'teki Flora Kasırgası, Karayip Denizi bölgelerinde 7 bin kişinin ölümüne ve 528 milyon dolarlık hasara yol açmıştır. Bu kasırgalar, bölgede tarım üretiminin bazen büyük düşüşler göstermesinin temel nedenlerinden biridir.
 Ekoloji ve fauna [değiştir]
Mercan resifi, Saint Lucia.Derin su canlıları Karayip Denizinin bütün kesimlerinde oldukça benzer bir dağılım gösterir. Sualtı yaşamı, birçok balık türünü ve deniz canlısını barındıran mercan resifleri çevresinde toplanmıştır. Çeşitli deniz kaplumbağası türleri, manati ve folyabalığı en dikkat çeken deniz hayvanları arasındadır. Dikenli ıstakoz, Antil denizinin her yerinde görülür. Orkinos ve özellikle Yucatán çevresinde bulunan sardalye, Karayip Denizindeki önemli ticari balık türleridir.
Karayip Denizinde yer alan kara parçalarında genellikle tropikal bitki örtüsü egemendir; ama topografyaya, iklime, nem oranına ve toprak özelliklerine bağlı olarak bitki örtüsü yöreden yöreye değişir. Kıyı yakınlarında, lagünlerin ve haliçlerin çevresinde kızıl ve kara mangrovların oluşturduğu sık ormanlar vardır. Kıyı kumsallarında en çok görülen bitki hindistancevizi ağacıdır. Kurak kesimlerin baskın bitki örtüsü kaktüsler ve etli bitkilerdir. Küba, Jamaika, Porto Riko gibi, yükseltinin elverişli olduğu adalarda yer yer yağmur ormanlarına rastlanır.
 Ekonomi ve turizm [değiştir]Turizm giderek önem kazanmaktadır. Bölge, sıcak iklimi ve dinlence olanakları ile dünyanın önde gelen kış sayfiyelerinden biri olmuştur. Özellikle Kuzey Amerika, Avrupa ve Brezilya'dan turist çeker. Panama Kanalı yoluyla Atlas Okyanusu-Büyük Okyanus ulaşımını sağlayan gemilerin tümü, Karayip Denizinden geçer.
Bölge maden kaynakları açısından oldukça zengindir. Jamaika, Dominik Cumhuriyeti ve Haiti, dünya boksit üretiminin beşte birini karşılar. Nikaragua ve Kolombiya'da altın, Honduras'da gümüş ve antimon, Küba'da manganez çıkarılır.

AKDENİZ




İngilizcede Mediterranean Sea denilir. Bu da Latincedeki Mediterraneustan (Medi: Orta + terra: Toprak, yer) gelmektedir. Yunancada Mesogeios denir. Arapçadaki karşılığı البحر الأبيض المتوسط (El Bahre-l Ebyedu'l-Mutavassit) “'ortada yer alan beyaz deniz'” anlamındadır. Farsçada Akdeniz için kullanılan Bahr-i Sefid ismi Osmanlı dönemi haritalarında da gözükmektedir. Romalılar da Mare Nostrum derler ki bu da Bizim Deniz anlamına geliyordu.
“Akdeniz” isminin kaynağıyla ilgili inanılan iddialardan bir diğeri de eski Türklerde “mavi” rengin doğunun, “ak” rengin batının, “kırmızı” rengin güneyin ve “kara” rengin kuzeyin sembolü olarak kullanılmış olmasıdır. Bu iddiaya göre Akdeniz adlandırmasını ortaya koyan dil bilincinde Ege ve Akdeniz'i tek bir deniz olarak gören yaklaşım vardır. Bu yaklaşıma göre Türkiye'nin kuzeyindeki denize Karadeniz adının verilmesinin sebebi de budur.

Denizanası Akdeniz'de sık rastlanılan bir hayvandır. Coğrafya [değiştir]Dünyanın en büyük iç denizidir. Derin bir denizdir ve derinliği 4000 metreyi geçen birçok çukura sahiptir. Doğu Akdeniz Havzası, Batı Akdeniz Havzası'ndan daha derindir. Özellikle Doğu Akdeniz olmak üzere tuzluluk oranı yüksektir. Kıbrıs ile Mısır arasındaki kısımda tuzluluk oranı binde 39'a ulaşır.

ARKTİK OKYANUSU



Kuzey Buz Denizi ya da Kuzey Buz Okyanusu ya da Arktik Okyanusu; Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika'nın kuzeylerinde yer alan, Kuzey Kutbu'nu kapsayan, buzlarla kaplı bir okyanustur. Uluslararası Hidrografi Örgütü (IHO) tarafından okyanus olarak kabul edilmektedir (Arctic Ocean). Yüzölçümü 14.090.000 km² olan devasa bir alandır. Diğer okyanuslara göre sığ olup, en derin noktası 5.449 m, ortalama derinlik 1.038 m'dir. Rusya, ABD, Kanada, Grönland, Norveç ile kıyıları vardır.
Arktik Okyanusu için farklı isimler de kullanılabilmektedir:
Türkiye'de az karşılaşılan kullanım, Arktik Okyanusudur.
Fransızca metinlerde ya da şekillerde, "océan glacial Arctique" (Arktik buz/buzul okyanusu) şeklindeki kullanıma rastlanabilir.



HİNT OKYANUSU


 Hint Okyanusu, kuzeyde Asya, Batıda Afrika ve Arabistan Yarımadası, doğuda Malezya Yarımadası, Sunda Adaları ve Okyanusya tarafından çevrilen, dünyanın üçüncü büyük okyanusudur. Agulhas Burnu'nun güneyinde 20° Doğu boylamının geçtiği yerde Atlas Okyanusu'ndan; 147° Doğu boylamının geçtiği yerde de Pasifik Okyanusu'ndan ayrılır. En kuzeyde Basra Körfezi'nde, 30° enlemine kadar uzanır.Dünya sularının %20'sini kapsar. Afrika'dan Avustralya'ya kadar okyanusun genişliği 10.000 kilometre kadardır. Bu alanda yaklaşık olarak 73.566.000 km² yer kaplar. Hacminin yaklaşık olarak 292.131.000 km³ olduğu tahmin edilmektedir.
Okyanus içerisindeki ada ülkeler Madagaskar, Komor Adaları, Seyşeller, Maldivler, Mauritius, Sri Lanka ve Endonezya'dır. Asya ve Afrika arasında önemli bir geçiş yolu niteliğinde olması nedeniyle ülkeler arasında anlaşmazlıklar çıkmaktadır. Bağlantı bölgesi Hindistan'ın kuzeyinde kıta sahanlığından çıkarak güneye doğru ilerleyen bir sap ve iki koldan oluşan ters bir Y şeklindeki Orta Hint Okyanusu Sırtı'dır. Doğu, batı ve güney havzaları bu sırtlar yüzünden bir kez daha bölünmüştür. Kıta sahanlığı ortalama olarak 200 km genişliğe kadar uzanır. Bunun yanı sıra Avustralya'nın batı kıyılarında 1000 km'ye kadar çıkmaktadır. Ortalama derinlik 3.890 metredir. En derin nokta Java çukurunda deniz seviyesinin yaklaşık 7.450 m altındadır. 50° güney enleminin kuzey bölümü %86 oranında pelajit çökeltilerle; diğer %14'lük bölüm ise toprak tortularıyla kaplanmıştır. Bu enlemin altında kalan bölgeler ise daha çok buzul alanlardır. IHO (International Hydrographic Organisation) 2000'de aldığı bir kararla Hint Okyanusu'nun bir bölümünde beşinci bir okyanusun daha sınırlarını belirledi. Bu yeni okyanus Antarktika kıyılarından 60° güney enlemine kadar uzanıyor. (Bkz. Güney Okyanusu)
Hint Okyanusu'ndaki önemli geçiş noktaları ve boğazlardan bazıları Babü'l Mendep, Hürmüz Boğazı, Malakka Boğazı, Süveyş Kanalı'nın güney girişi ve Sunda Boğazı'dır. Andaman Denizi, Umman Denizi, Bengal Körfezi, Büyük Avustralya Körfezi, Aden Körfezi, Mozambik Kanalı, Kızıldeniz okyanusun diğer bölümlerindendir.
 İklim [değiştir]Kuzey kesimlerde iklime muson rüzgâr sistemleri etki etmektedir. Ekimden nisana kadar güçlü kuzeydoğu rüzgârları eser; mayıs-ekim ayları arasında ise güney ve batı rüzgârları hüküm sürer. Bu rüzgârlar Umman Denizi'nden Hindistan alt kıtasına şiddetli muson yağmurları getirirler. Güney Yarımküre'de rüzgârlar genellikle daha yumuşaktır ama Mauritius yakınlarında şiddetli yaz fırtınaları yaşanabilir. Muson rüzgârlarının yönü değiştiğinde ise kasırgalar Arap Denizi ve Bengal Körfezi'nin kıyılarını vurmaktadır.
Okyanus akıntıları genel olarak musonlar tarafınndan kontrol edilir. Biri Kuzey Yarımküre'de saat yönünde, diğeri ise ekvatorun güneyinde saat yönünün tersi yönde olmak üzere iki büyük dairesel akıntı hakim akış şeklini belirler. Kış musonları etkisini gösterdiği sırada kuzey akıntılarını da tersine döndürür. Derin sulardaki dolaşım ise Atlantik, Kızıldeniz ve Antartika'dan gelen akıntıların kontrolündedir. 20° güney enleminin kuzey bölgelerinde deniz suyu sıcaklığı minimum 22 °C değerlerindedir. Doğu bölgelerde bu 28 °C'ye kadar çıkmaktadır. 40°güney enleminin güneyinde ise sıcaklık çok hızlı bir şekilde düşer.
Suyun tuzluluk oranı 1000'de 32 ila 37 arasında değişmaktedir. Tuzluluk oranı en yüksek olan yerler Arap Denizi ile Güney Afrika ve Güneybatı Avustralya arasındaki bölgelerdir.
45° Güney enleminden sonra su yüzeyinde irili ufaklı buz kütleleri ve buz dağları görülmeye başlanır. 60° Güney enleminin güneyindeki bölgelerde ise yıl boyunca bu kütlelere rastlanabilir.



ATLAS OKYANUSU




Atlas Okyanusu veya Atlantik, Büyük Okyanus'tan sonraki en büyük ikinci okyanustur. Bir zamanlar tek parça olan ana kıtanın bölünmesiyle oluşmuş olup, Avrupa ve Afrika'yı Amerika Kıtası'ndan ayırır. Yan denizleri ile birlikte (Akdeniz, Kuzey Denizi ve Baltık Denizi) alana sahip olup, yeryüzünün beşte bir alanını kaplar.

Puslu bir yaz gününde Kuzey ve Güney Karolina sınırında Kuzey Amerika'nın doğu kıyılarından Atlas Okyanusunun görünüşü3314 metre ortalama derinliği bulunan okyanusun en derin noktası Porto Riko Çukuru dur. Ayrıca dünyanın en uzun okyanus sıradağı olan Orta Atlas Sırtı bu okyanusta bulunur. 106,400,000 kilometre kare alana sahip olup, yeryüzünün beşte bir alanını kaplar.